☰
Bu, Google deindeksleme ve bundan nasıl kaçınılacağı konusundaki makaleler serimizin 3. makalesidir. İlk 2 yazıyı henüz okumadıysanız lütfen şimdi durun ve önce buradaki ilk makaleyi, ardından da bu yazıya devam etmeden önce bu adresteki ikinci makaleyi kontrol edin.
Bu yazıda, sıfır iz blog ağı sürdürmek ve Google deindekslemeyi önlemek için bilmeniz gereken teknik ve ağ/IP ile ilgili konuları ele alacağız.
1. Tüm domainlerinizi aynı IP üzerinde barındırmayın
Bu hepsinin en belirgin olanı. 10 yıl önce insanlar sınırsız addon domain içeren basit bir hosting satın alır ve hiçbir sorun yaşamadan tüm sitelerini tek bir IP üzerinde barındırırdı ama o günler artık tarih oldu.
2. Aynı C sınıfında barındırmayın
Bu, erken dönem SEO Hosting sağlayıcılarının arkasındaki temel fikirdir. Genel olarak konuşursak, bir dedicated server genellikle hepsi aynı C sınıfından IP'ler alırdı. Bu nedenle aynı C sınıfından IP'lere sahip olmaktan kaçınarak, insanlar Google'ı sitelerinin hepsinin aynı dedicated server üzerinde barındırılmadığını düşünmeye kandırırdı.
3. Yalnızca farklı C sınıfı IP'leri sağlayan SEO Hosting sağlayıcılarından kaçının.
Bu bazıları için şok edici gelebilir ama Google son birkaç yıldır SEO hareketinden öğrendi ve birçok SEO uzmanının farklı C sınıfı IP'leri sağlayan SEO Hosting'leri kullandığını fark etti. Ancak teknik olarak ve Google'ın perspektifinden bu, tüm domainleriniz için aynı C sınıfı IP kullanmak kadar kolay tespit edilebilir.
Yalnızca farklı C sınıfında olan 2 IP her zaman aynı şirkete aittir. Her zaman tamamen aynı ilk 2 oktet'e sahiptirler ve neredeyse her zaman aynı İnternet yönlendirme tablosuna sahiptirler.
Tümü farklı C sınıfı IP'lerinde olan ve muhtemelen çoğu aynı web sitesi setini işaret eden özel bir blog ağı kurduğunuzu düşünün. En son Panda güncellemesinden sonra bu, Google'ın kolayca ve hızlıca tespit edebileceği bir SPAM blog ağının imzasıdır ve domainlerinizin birbiri ardına deindekslenmesiyle sonuçlanacaktır.
4. Sınırsız addon domain sağlayan SEO Hosting'den kaçının
Sınırsız olan her şey, tek kullanıcı olduğunuzda iyidir ama diğer insanlar da kullanmaya başladığında sorun haline gelir!
Bir saniye, sınırsız domainli hizmetler sipariş eden diğer insanları düşünün. Bu insanların hosting için ödemeye bile değmeyen binlerce ucuz ve spam domaini var ve sonuç olarak girdikleri herhangi bir IP ağını spam ile dolduruyorlar.
O halde buradaki soru şu: binlerce (sınırsız) ucuz ve spam domain ile aynı IP ağlarında olmak istiyor musunuz? Domainlerinizi ucuz domainlere izin veren sağlayıcılarda barındırmaktan kaçının ve Google radarının altında kalın.
5. Domainlerinizi birçok farklı veri merkezine dağıtın
Doğal görünümlü blog ağları her zaman hedeflemeniz gereken şeydir. Doğal görünümlü ağ, bir domainin birçok farklı veri merkezinde barındırılan birçok farklı domainden çok sayıda farklı geri bağlantı almasıdır. Tersini düşünün, tüm bağlantılarını doğu kıyısı ABD'deki tek bir küçük veri merkezinden alan bir web sitesi (SEO Hosting sağlayıcılarının %90'ının dedicated serverlarının bulunduğu yer) deindekslenmek için bir tarif değil mi?
6. Domainlerinizi tüm dünyaya dağıtın
Bu madde 6. maddeyle benzer mantığı takip eder. Doğal görünümlü bir ağ, potansiyel ziyaretçilerinizle aynı bölgeden olan bağlantılara daha fazla odaklanarak dünyanın her yerinden gelmeli.
7. Çok fazla benzer rDNS sonucundan kaçının
rDNS büyük bir mesele değil ve büyük bir mesele! Önce rDNS'in ne olduğunu açıklayayım, sonra neden böyle çelişkili bir yorum yaptığımı tartışacağım!
rDNS ters DNS'dir. Bir DNS sunucusu bir domain adı için IP adresi sağlar, örneğin Google.com için IP adresi 216.58.220.96'dır. rDNS ise bir IP için domain adı sağlar.
Örneğin 216.58.220.96 için rDNS değeri syd10s01-in-f0.1e100.net'tir!
rDNS her zaman o IP'ye sahip olan veri merkezi tarafından kontrol edilir. Genellikle SMTP sunucuları için kullanılır ve bir IP'den gelen e-postaların domainin From bölümündeki domain ile ilgili olduğundan emin olmak için kullanılır.
Bazı veri merkezleri rDNS'te herhangi bir değişikliğe izin vermez, bu durumlarda rDNS her zaman altyapının arkasındaki ana sağlayıcının adını açığa çıkarır. Bazı sağlayıcılar IP ve domain arasında çift yönlü ilişki (Glue) olduğundan emin olur, bazıları ise hiç umursamaz! (IP aralığımızda rDNS'lerini şaka olarak BBC olarak ayarladığımız IP'ler var)
Google rDNS hakkında tüm bunları biliyor ve sonuç olarak Google IP sahipliğini belirlemek için rDNS kullanmıyor (bunun için daha iyi veri kaynakları var) bununla birlikte IP'lerin çoğunluğu benzer rDNS'ye sahipse bu, Google'ın hesaba katabileceği bir ilişkinin işareti olabilir. Bu nedenle rDNS, çoğu sağlayıcı rDNS'leriyle oynayabildiği için büyük bir mesele değil ve rDNS'lerinizin çoğunluğu aynı sağlayıcıyı işaret ediyorsa büyük bir mesele.
8. Büyük bir sağlayıcı olmadıkça, 1 şirkete ait IP'lerden kaçının
Önceki maddede rDNS'i ve Google'ın IP sahipliğini belirlemek için başka yolları olduğunu tartıştık! Bu tür veri kaynaklarından biri IP Whois'tir. İnternet IP tahsisleri farklı organizasyonlar tarafından düzenlenir ve kontrol edilir (örneğin ABD için ARIN). Bu organizasyonlar tahsis edilen IP'lerin kime ait olduğu ve bu IP'lerin nerede kullanıldığına dair veritabanları sağlar. Aslında bu, Maxmind gibi şirketlerin bir IP'nin coğrafi konumunu belirlemek için kullandıkları bilgi kaynağıdır.
Bu veritabanları halka açık olarak erişilebilir olduğundan, Google da dünyanın geri kalanı gibi bu verilere erişimi var ve hangi IP aralığının hangi organizasyon/veri merkezine tahsis edildiğini belirleyebilir ve her domainin geri bağlantılarının tek bir veri merkezi/sağlayıcıdan mı yoksa farklı sağlayıcılardan mı geldiğini gösteren bir grafik kolayca oluşturabilir.
Bununla birlikte, Google bir veri merkezinin boyutunu ve önemini kolayca söyleyebilir. Örneğin Amazon bulut veri merkezleri çok sayıda IP'ye sahip ve aynı zamanda Silikon Vadisi startup'larının çoğunluğu orada barındırılıyor. Başka bir deyişle Google, bir sağlayıcıdan çok sayıda geri bağlantı almanın o sağlayıcının büyük müşteri tabanından mı kaynaklandığını yoksa o veri merkezinin birçok SEO firması tarafından Google'ın Algoritmasını spam yapmak için kullanılmasından mı kaynaklandığını biliyor.
Her zaman yapmanız gereken şey o ucuz sağlayıcıları hatırlamak ve IP'lerinizi mümkün olduğunca çok sayıda farklı veri merkezinden almaya çalışmaktır.
9. Vanity DNS sunucularını kullanın
Vanity DNS sunucuları, DNS sunucularınızın ns1.yourdomain.com ve ns2.yourdomain.com olarak tanımlanmasıdır. Gördüğünüz gibi vanity DNS sunucularını tanımlayarak hosting sağlayıcınızın adını DNS sağlayıcınız olarak siliyorsunuz ve seo ayak izinizin önemli bir kısmını dünyanın geri kalanından gizliyorsunuz.
Vanity DNS sunucularını kurmak 2 aşamalı bir süreçtir. Önce domain registrar'ınızda name serverlarınızı kaydetmeniz, sonra web hosting şirketiniz aracılığıyla uygun DNS ayarlarını yapmanız gerekir.
Çoğu web hosting şirketi bu seçeneğe izin vermez ancak burada Smart SEO Hosting'te planınıza bağlı olarak seçebileceğiniz 2 seçenek sunuyoruz;
1. En az 20 IP'si olan bir plandaysanız ücretsiz VPS alacaksınız ve bununla Extreme SEO Hosting Panel'e (yani ESHP) erişim elde edeceksiniz. ESHP, müşterilerimizin sihirbaz benzeri bir arayüzü takip ederek vanity DNS sunucularını kurmalarını sağlayan bir seçenek sunar.
2. Daha düşük seviyeli bir plandaysanız buradaki talimatları takip edebilirsiniz.
10. Hostmaster e-postanızın domain adınızla aynı olduğundan emin olun
Her DNS sunucusunda bir diğer önemli ama çoğunlukla ihmal edilen seçenek, DNS'in hosting şirketinin e-posta adresini tanımladığı SOA kaydıdır. Vanity DNS sunucularını oluşturma talimatlarını takip ederseniz, Smart seo hosting'in yaklaşımı bu sorunu halledecek ve hostmaster'ınızı hostmaster@yourdomain.com olarak değiştirecektir.
11. Ucuz sağlayıcılardan kaçının
Ucuz bir sağlayıcı sıfır iz seo hosting'i nasıl halledeceğini umursamaz veya bilmez, bu nedenle SEO çabalarına yatırım yapmak istemeyen ucuz domainlere ve müşterilere odaklanır.
Gerçek hayatta ucuz ve kötü mahallelerden kaçındığınız gibi, SEO ağınız için endişeleniyorsanız ucuz sağlayıcılardan kaçınmalısınız.
12. O kadar çok domain adınız yoksa A sınıfı veya B sınıfı IP'lere gidin
Farklı A sınıfı ve B sınıfı IP'ler, farklı C sınıfı IP'lerden (tek bir DC'den gelen) çok daha iyidir ama A ve B sınıfı IP'lerin sorunu nadirliğidir. O kadar çok A ve B sınıfı IP yoktur (bu yazının yazıldığı sırada havuzumuzda 70 B sınıfı IP var). Yani kaliteli IP'ler istiyorsanız ve o kadar çok domain adınız yoksa A veya B sınıfı IP'lere gidin, aksi takdirde C sınıfı IP paketlerimiz (A ve B ve C sınıfı IP'lerin karışık bir çantası olan) en iyi alternatiftir.
13. Dedicated IP'lerden kaçının
Bu, SEO ağlarına nispeten yeni olan insanlar için yine sürpriz gelebilir. Aslında tamamen kendi başınıza bir şeye sahip olma fikri en güvenli bahis gibi gelir ama gerçek farklıdır. Aslında dedicated IP'lerde olan tüm bloglar veya nispeten az sayfası olan dedicated IP'lerdeki tüm siteler spam seo geri bağlantı siteleridir (Bu kurala neredeyse hiç istisna yoktur). Google bunu biliyor ve bu, Google'ın bir siteyi deindekslemesi için en kolay yollardan biri. Bu nedenle dedicated IP'lerde olan çoğu blog 12 aydan kısa sürede deindeksleniyor.
Diğer insanlar arasındayken ayak izinizi gizlemek çok daha kolaydır. Bazen dikkat çekmek ve tek başınıza kalıp öne çıkmak yerine insanlar arasında olmak daha iyidir.
14. E-posta spam için kullanılmış IP'lerden kaçının ve SEO IP'lerinde SMTP'ye izin vermeyen sağlayıcıları kullanın
Bu oldukça iyi bilinen bir gerçektir. Çoğu SEO uzmanı IP'lerinin spam için kullanılıp kullanılmadığını görmek için MX kara listelerine karşı kontrol eder.
Burada Smart SEO Hosting'te, tüm SEO IP'lerimizde SMTP portunu devre dışı bıraktık ve engelledik. Bir müşteri e-posta göndermek isterse bunu whm sunucuları aracılığıyla kolayca yapabilir ama Google'ın perspektifinden SEO IP'lerimiz hiçbir şekilde SMTP veya e-posta ile ilgili değil ve bu nedenle kara listede olma şansımız sıfır.
Google deindeksasyonunun kapsamak için hala 1 alanımız daha var ve o da Google manuel deindeksleme. Serideki bir sonraki yazımız, Google manuel yasağı riskini en aza indirmek için alabileceğiniz aksiyonları ve sahip olmanız gereken .htaccess ayarlarını tartışacak.